Kalp krizleri çoklukla kalbi besleyen koroner damarlarda oluşan yağlı plakların üzerinde milimetrik yırtılmaların oluşması ve saniyeler içinde üzerinde pıhtı birikerek damarı tıkaması sonucu görülür. Çabucak teşhis konulamazsa öldürücü olabilir. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alp Burak Çatakoğlu, kalp kriziyle ilgili bilinmesi gerekenleri anlattı.
Göğüste baskı üslubunda bir ağrı hissedildiğinde kesinlikle doktor kontrolü, EKG ve kalp enzimi ismi verilen kan testleri ile teşhisin mutlaklaştırılması gerektiğini aktaran Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alp Burak Çatakoğlu, “Kalp krizi katılaştığında acil olarak koroner anjiyografi yapılması ve tıkanan damarın balon ve stent metodu ile süratle açılması hayat kurtarır” dedi.
“Haftada 5 gün yarım saat yürüyüş”
Yürüyüş yapmanın değerine değinen Prof. Dr. Çatakoğlu, “Yapılan araştırmalara nazaran insanların yaklaşık üçte biri hareketsiz bir ömür sürüyor. Meğer haftada iki buçuk saat aktivite ile kalp hastalıkları azaltılabilir. Yani haftada 5 gün yarım saat yürüyüş yapmak, bisiklete binmek yahut yüzmek kalp damarlarının yağlanmasına mani olacaktır” diye konuştu.
“Her gün 1 porsiyon zerzevat şart”
Her gün 1 porsiyon zerzevat yenilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Çatakoğlu, “Modern hayatta süratli besin tüketimi ile az yiyerek çok kalori alınıyor. 20 yıl öncesiyle kıyaslandığında içilen kahve yahut öğlen yemeğinde süratli tüketilen besinlerde kalori oranları en az iki kat arttı. Bu nedenle daha kolay kilo alınıyor. 50 yaşın üzerindeki insanların yaklaşık yüzde 70’inin kilolu olduğu biliniyor. Buna mahzur olmak için gerçek besinleri tercih etmek ve porsiyonları küçültmek gerekiyor. Sebzeyi besinlerin merkezine yerleştirilmeli ve her gün kesinlikle 1 porsiyon zerzevat tüketilmelidir” halinde konuştu.
“Sigara içmeyin”
Prof. Dr. Çatakoğlu, “Sigara içenler kalp krizi nedeniyle içmeyenlere oranla 2-3 kat daha fazla vefat riski ile karşı karşıya. Yalnızca bıraktıktan sonra 1 yıl içinde bile kalp krizi geçirme ihtimali yarı yarıya azalıyor” dedi.
“Tansiyonunuz varsa tabip denetimini ihmal etmeyin”
Tansiyona dikkat çeken Prof. Dr. Çatakoğlu, “Yüksek tansiyonu olanlarda kalp hastalıkları ve kalp krizi riski bariz olarak artar. 50 yaş ve üzerindeki her 3 şahıstan birinde yüksek tansiyon vardır. Teşhis netleştiğinde tansiyonu olağanlaştıracak ilaçların başlanması kalp hastalığı ihtimalini azaltır. Günlük tuz kullanımını azaltmak, tansiyonu denetim etmek ve oluşmasını engellemek için en pratik tedbirlerden biridir” sözlerini kullandı.
Prof. Dr. Çatakoğlu, kalp damarlarında yağlı plak oluşumunu kolaylaştıran 7 değerli faktörü şöyle açıkladı: “Sigara, şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği, hipertansiyon, genetik hikaye, hareketsiz hayat ve sıhhatsiz beslenme. Bu risk faktörlerinin denetim altına alınması ile kalp hastalıklarının yaklaşık yüzde 80’ini önlemek mümkün olabilir.”
