Von der Leyen, Alman haftalık Zeit gazetesine verdiği röportajda, Avrupa’nın, yavaş yavaş şekillenmeye başlayan yeni dünya tertibinin oluşmasına katkı sağlamasını değerli bulduğunu ve bunu başarabileceğini söz etti.
Avrupa’da son 10 yıla bakıldığında bankacılık krizi, göç krizi, Brexit (İngiltere’nin AB’den ayrılması), salgın, güç krizi ve Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaş üzere kıtayı derinden etkileyen önemli krizler yaşandığına işaret eden von der Leyen, buna karşın Avrupa’nın her krizden güçlenerek çıktığını kaydetti.
AB-ABD BAĞLARININ GELECEĞİ
Von der Leyen, kendisinin Batı dünyasının lideri olup olmadığına ilişkin soruya, “Bildiğimiz Batı artık kalmadı. Dünya da jeopolitik bir küre haline geldi ve bugün dostluk ağlarımız dünyanın dört bir yanına yayılıyor.” cevabını verdi.
Bu durumun halihazırda gümrük uyuşmazlığında da görüldüğünü söyleyen von der Leyen, kendileriyle yeni sistem konusunda çalışmak isteyen birçok devlet ve hükümet liderleriyle görüşmeler yaptığını aktardı.
“Artık Batı diye bir şey kalmadı. Bu, ABD’ye en son olarak veda manasına mı geliyor?” formundaki soruya da von der Leyen, kendisinin ABD’nin dostu olduğunu ve Amerikalılar ile Avrupalılar ortasındaki dostluğun devam edeceğine inandığını belirtti.
ABD Lider Yardımcısı JD Vance, Şubat ayında Von der Leyen’le görüşmesinde, Trump idaresinin “Avrupa’ya verdiği değer konusunda net olduğunu” lisana getirdi.
‘ŞİMDİ TARİH GERİ DÖNDÜ’
Von der Leyen, “Ancak yeni gerçekliğe, birçok diğer ülkenin bizimle yakınlık araması da dahildir. Global ticaretin yüzde 13’ü ABD ile yapılıyor. Bu, büyük bir oran. Lakin geri kalan yüzde 87’si öbür devletlerin dünyada yaptıkları ticaretten oluşuyor. Hepsi öngörülebilirlik ve muteber kurallar istiyor.” diye konuştu.
Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla 1990’da “tarihin sonu”nun ilan edildiğini savunan von der Leyen, “Şimdi tarih geri döndü, onunla birlikte jeopolitika da. Dünya tertibi olarak hissettiğimiz şey, dünya düzensizliği oluyor.” değerlendirmesinde bulundu.
‘ÇİN-ABD ÇABASI DÜZENSİZLİĞİ TETİKLEDİ’
Von der Leyen, Çin ile ABD ortasındaki güç gayretinin bunu tetiklediğini, ayrıyeten bunun Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “emperyalist hırslarından” kaynaklandığı söyleyerek bu yüzden bu yeni dünya sistemini etkin bir halde şekillendirmeye hazır olan farklı ve yeni bir AB’ye muhtaçlık duyulduğunu kaydetti.
Avrupa’nın büsbütün uyandığını lisana getiren von der Leyen, kıtanın savunma kabiliyetini inşa edip rekabet kabiliyetini güzelleştireceğini tabir etti.
AB’de güçlü bir siyasi ivme yakalandığını ve yeni yollar izleme isteğinin bulunduğunu aktaran von der Leyen, “Askeri kabiliyetler için 800 milyar dolarlık fon” ayırıldığını, bunun daha evvel düşünülemez bir bahis olduğunu belirtti.
ABD ile AB ortasındaki ilgiyi şu an için “karmaşık” olarak nitelendiren von der Leyen, “Biz Avrupalıların bu durumda ne istediğimizi ve ne hedeflediğimizi bilmemiz değerli.” dedi.
